Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

noo

listen to the pronunciation of noo
İngilizce - Türkçe

noo teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

now
şimdi

Saat şimdi yedi kırk beş. - It's quarter to eight now.

Şimdi havaalanındayım. - I'm at the airport now.

now
şu aralar
now
şu tapta
now
şu anda

Ben, şu anda ters bir şey düşündüğüne dair bahse girerim. - I just bet you were thinking something perverse just now.

Şu anda sipariş vermeye hazır mısınız? - Are you ready to order now?

now
hemen

Büyükannem hemen hemen her gün bir yürüyüş için dışarı çıkardı fakat şimdi o nadiren, kırk yılda bir, dışarı çıkar. - My grandmother used to go out for a walk almost every day, but now she seldom, if ever, goes out.

Bu çılgınca bir fikir gibi görünebilir fakat sanırım hemen şu anda Tom'u ve Mary'i ziyaret etmeye gitmeliyiz. - It may seem like a crazy idea, but I think we should go visit Tom and Mary right now.

now
{i} şu an

Şu an sadece ısınıyorum. - I am only warming up now.

Şu an uzun eteklerin modası geçmiştir. - Long skirts are out of fashion now.

now
acilen
now
conj. mademki
now
halen

Şimdi bile, biz halen onun gerçek katil olduğundan şüpheleniyoruz. - Even now, we still doubt that he is the real murderer.

now
zaman zaman

Zaman zaman sınıfta uyuyakalırım. - I fall asleep in the class every now and then.

Şimdi bile zaman zaman artçı şoklar var. - Even now there are occasional aftershocks.

now
öylenow this
now
now that bazen biri bazen öteki
now
şimdiki zaman
now
bağlaç
now
(zarf) şimdi, şu anda, halen, acilen, hemen, derhal
now
(bağlaç) mademki, dığından
now
now and then ara sıra
now
argo günümüze uygun