Bebek tüm gece ağladı.
- The baby cried all night.
Bir gece daha kalmak istiyorum. Mümkün mü?
- I'd like to stay one more night. Is that possible?
O her zaman sabahtan akşama kadar çalışıyor.
- He is always working from morning till night.
O, sabahtan akşama kadar çalıştı.
- He worked from morning till night.
Karanlık ve fırtınalı bir geceydi.
- It was a dark and stormy night.
O karanlıkta otururken bilgisayarında yazı yazıyor, cıvıl cıvıl öten sabah kuşlarının sesini duyuyor ve bütün gece uyumadığını fark ediyor- fakat uykusuzluk hastası hâlâ uyumayı reddediyor.
- As he sits in the dark, typing away at his computer, he hears the sound of morning birds chirping away and realizes he has been up all night - but the insomniac still refuses to sleep.
Gece vakti bile olsa, artık sessiz ve huzurlu değil.
- Even at nighttime, it was not quiet and peaceful any more.
Gece vakti kuyumcu dükkanını soydular.
- They robbed the jewelry store during the night.
The cat disappeared into the night.
We stayed at the Hilton for five nights.
a night on the town.