O beni tamamen ihmal etti.
- She completely ignored me.
Tom, Mary tarafından gözardı edildiğini hissetti.
- Tom felt ignored by Mary.
Uyarılar gözardı edildi.
- The warnings were ignored.
O diğerlerinin gözden kaçırdığı bir şey gördü.
- He saw something the others had overlooked.
Bu önemli gerçeği gözden kaçırdık.
- We have overlooked this important fact.