During the wedding rehearsal, he was almost too nervous to speak.
- Düğün provasında, konuşmak için neredeyse çok sinirliydi.
As finals approached, I nearly had a nervous breakdown.
- Finaller yaklaşırken neredeyse sinir krizi geçirecektim.
I've got more sweets than you. Ner ner ner ner ner!.