He had trouble breathing.
- Nefes alma zorluğu vardı.
Pneumonia causes difficulty in breathing.
- Zatürre nefes almada zorluğa neden olur.
It's getting harder to breathe.
- Nefes almak zorlaşıyor.
It's healthy to breathe deeply.
- Derin nefes almak sağlıklıdır.
It's not possible to breathe here.
- Burada nefes almak mümkün değil.
Tom found it very difficult to breathe.
- Tom nefes almayı çok zor buldu.
Breathing is forbidden here.
- Burada nefes almak yasak.
It's getting harder to breathe.
- Nefes almak zorlaşıyor.
Tom has trouble breathing.
- Tom nefes almakta zorluk çekti.
He is having difficulty breathing.
- O nefes almakta zorluk yaşıyor.
He had trouble breathing.
- Nefes alma zorluğu vardı.
She was breathing hard.
- O zor nefes alıyordu.