Bana ilaç gerekiyor. Eczane nerede?
- I need medicine. Where is the pharmacy?
Uygun bir güvenlik duvarı sistemiyle bu sunucuyu yapılandırmam gerekiyor.
- I need to configure this server with an appropriate firewall system.
Amerikalıların Çin'e seyahat etmeleri için bir vizeye ihtiyaçları var.
- Americans need a visa to travel to China.
Dünyanın pek çok yerinde, herkesin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli yiyecek yoktur.
- In many parts of the world, there is not enough food to meet everyone's needs.
Fabrikamızın birçok makineye gereksinimi var.
- Our factory needs a lot of machinery.
Müşterilerimizin istek ve gereksinimlerini karşılamayı amaçlıyoruz.
- We aim to satisfy our customers' wants and needs.
Fabrika işçilerinin aileleri okul, hastane ve mağazalara ihtiyaç duyar; böylece bu hizmetleri sağlayacak daha fazla insan yaşamak için bu bölgeye gelir ve de bir şehir oluşur.
- The families of the factory workers need schools, hospitals, and stores, so more people come to live in the area to provide these services, and thus a city grows.
O, kahrolası aşk sözlerine ihtiyaç duyuyordu.
- She needed fuckin' words of love.
Dünya'nın petrol yerine yeni enerji kaynakları geliştirmesi gerekmektedir.
- The world needs to develop new energy sources in place of oil.
Bizim karşılıklı sorunumuza bir çözüm bulmak için birlikte çalışmamız gerekmektedir.
- We need to work together to find a solution to our mutual problem.
Fakir olmak az şeye sahip olmak değil fakat çok şeye ihtiyacı olmaktır.
- To be poor is not to have little, but to need much.
Sakalı var ve bu yüzden traş olmaya ihtiyaç duymaz.
- He has a beard, and therefore he doesn't need to shave.
Gittiğin yerde buna ihtiyaç duymayacaksın.
- You won't be needing that where you're going.
Biriyle konuşman gerekirse istediğin zaman beni ara.
- If you need to talk to someone, call me any time you want.
Tom gerekirse bilgisayarımı kullanabilir.
- Tom may use my computer if he needs to.
Müşterilerimizin istek ve gereksinimlerini karşılamayı amaçlıyoruz.
- We aim to satisfy our customers' wants and needs.
Fabrikamızın birçok makineye gereksinimi var.
- Our factory needs a lot of machinery.
Sizden birinin yardıma ihtiyacı var mı?
- Do any of you need help?
Bazılarınızın yardıma ihtiyacı var.
- Some of you need help.
Tüm açıklama izaha muhtaç.
- The entire statement is in need of explanation.
Muhtaç arkadaşlarına asla sırtını dönmez.
- He never turns his back on a friend in need.
Dünya ihtiyaçlarımızı tatmin edebilir ancak hırsımızı değil.
- The earth can satisfy our needs but not our greed.
Ailemin ihtiyaçlarını karşılıyorum.
- I provide for the needs of my family.
Sizin toprağınız islah edilmeye muhtaçtır.
- Your soil is in need of amending.
Tüm açıklama izaha muhtaç.
- The entire statement is in need of explanation.
Bizim karşılıklı sorunumuza bir çözüm bulmak için birlikte çalışmamız gerekmektedir.
- We need to work together to find a solution to our mutual problem.
İhtiyaç duyulan şey daha fazla zaman.
- What is needed is more time.
Yapılmasına ihtiyaç duyulan her şeyi yaptım.
- I've done everything that needed to be done.
Gittiğin yerde buna ihtiyaç duymayacaksın.
- You won't be needing that where you're going.
Gerekirse seninle giderim.
- If need be, I'll go with you.
Annem bana ihtiyaç duyduğum tüm sevgiyi verdi.
- My mother gave me all the love I needed.
O, kahrolası aşk sözlerine ihtiyaç duyuyordu.
- She needed fuckin' words of love.
Garajda sana ihtiyacım var.
- I need you in the garage.
Yarın sana ihtiyacım var.
- I need you here tomorrow.
Gerekenden daha fazla parası var.
- He has more money than is needed.
Gerekenden daha fazla su var.
- There is more water than is needed.
Müşterilerimizin istek ve gereksinimlerini karşılamayı amaçlıyoruz.
- We aim to satisfy our customers' wants and needs.
Onun çalışmasına gerek yok.
- There is no need for her to work.
Sıkıntılar hakkında şu an endişelenmenize gerek yoktur.
- There is no need to worry about shortages for the moment.
Bu gereksiz işlevi ne için eklediler?
- What did they add this needless function for?
Bütün bu gereksiz tekrarla zamanını boşa harcıyorsun bu yüzden bize uzun soluklu bir açıklama yap.
- You're wasting your time with all this needless repetition so spare us the long-winded explanation.
Neden gereksiz yere endişe ediyorsun?
- Why worry needlessly?
Living things need water to survive.
Our needs are not being met.
You need not go if you don't want to.
More ample spirit, then hitherto was wount, / Here needes me .
I've always tried to have few needs beyond food, clothing and shelter.
After ten days of hiking, I needed a shower and a shave.
Joe Bloggs became president - need I say more?.
Take care of it then,” the President shouted. “I need a summary of the situation and I need a solution. And, I need it yesterday.”.
You need not worry about your appearance, because you spend most of the time alone.
He worried needlessly about his dog.
He was always needlessly anxious about his dog.
... We need to do that quickly. ...
... demography rather broadly so I think you also need to know how your body works, how contraception ...