A lot of human deaths are caused by smoking cigarettes.
- İnsan ölümlerinin çoğuna, sigara dumanı neden olmuştur.
The primary cause of his failure is laziness.
- Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir.
For one reason or another, their holiday in France wasn't as good as they expected it would be.
- Şu ya da bu nedenle, onların Fransa'daki tatili onların olmasını umdukları kadar iyi değildi.
There are a good many reasons why you shouldn't do it.
- Onu yapmaman için çok sayıda nedenler var.
Why did you come to Japan?
- Neden Japonya'ya geldin?
Why did you paint the bank red?
- Neden bankı kırmızıya boyadın?
Adultery was a ground for divorce.
- Zina bir boşanma nedeniydi.
Mars is red because of rusty iron in the ground.
- Mars, zemindeki paslı demir nedeniyle kırmızıdır.
I don't know the motives for Marlon's behaviour.
- Marlon'un davranışının nedenlerini bilmiyorum.
Tom had no motive to kill Mary.
- Tom'un Mary'yi öldürmek için nedeni yoktu.
Why did you turn down his request for a pay rise?
- Onun ücret artışı ile ilgili ricasını neden geri çevirdin?
Does depreciation of the yen give rise to inflation?
- Yenin değer kaybetmesi enflasyona neden olur mu?
Why do you always have to get so personal when we have an argument?
- Bir anlaşmazlığımız olduğunda, neden her zaman bu kadar şahsi algılıyorsun?
Why on earth did you sell your newly-built house?
- Allah aşkına neden yeni yapılmış evini sattın?
I'm just a simple factory worker. Why do you bother me?
- Ben sadece basit bir fabrika işçisiyim. Neden beni rahatsız ediyorsunuz?
Love your enemies, for they point out your mistakes.
- Senin hatalarını belirttikleri nedeniyle düşmanlarını sev.
What's the point of us being here?
- Burada olmamızın nedeni ne?
I don't know why it should matter.
- Neden önemli olması gerektiğini bilmiyorum.
Why do school grades matter?
- Neden okul notları önemli?
Do you know why spring rolls are called spring rolls?
- İngilizcede sigara böreğine neden bahar sarması dendiğini biliyor musun?
That being the case, he had little to say.
- Bu nedenle, onun söyleyecek çok az şeyi vardı.
Why haven't you cleaned your room?
- Neden odanı temizlemedin?
Why are you in my room?
- Neden benim odamdasın?
Correlation doesn't imply causation.
- Korelasyon nedensellik anlamına gelmez.
Correlation doesn't equal causation.
- Korelasyon nedenselliğe eşit değildir.