Jane'in kolyesi onun büyük annesinden bir hediyedir.
- This necklace of Jane's is a gift from her grandmother.
Tom, Mary için bir kolye yaptı.
- Tom made a necklace for Mary.
Pahalı bir gerdanlık takıyor.
- She is wearing an expensive necklace.
Kız kardeşime doğum gününde bir inci gerdanlık verdim.
- I gave my sister a pearl necklace on her birthday.
a necklace of coral islands.
The first instance of necklacing occurred in March 1985 in the Eastern Cape township of KwaNobuhle.