neşelendirmek!

listen to the pronunciation of neşelendirmek!
Türkçe - İngilizce
cheer

Tom wants to cheer Mary up. - Tom Mary'yi neşelendirmek istiyor.

The boy told a lie, probably to cheer up his parents. - Çocuk muhtemelen ebeveynlerini neşelendirmek için yalan söyledi.

cheer up

The boy told a lie, probably to cheer up his parents. - Çocuk muhtemelen ebeveynlerini neşelendirmek için yalan söyledi.

amuse
{f} enliven
jolly
perk up
light up
lighten
take sb out of himself
buoy up
animate
spirit up
spirit
brighten
liven up
buck up
liven
quicken
to enliven, to exhilarate, to buck sb up, to brighten, to perk sb up, to cheer sb up
elate
cheer up!

The boy told a lie, probably to cheer up his parents. - Çocuk muhtemelen ebeveynlerini neşelendirmek için yalan söyledi.

to make (someone) feel merry, put (someone) in good spirits
exhilarate
inspirit
vivify
revive
brace up
hearten
brace
light
perk
Türkçe - Türkçe
Neşeli duruma getirmek, şenlendirmek, keyiflendirmek
neşelendirmek!