Bir diş hekimini ziyaret etmen gerekiyor.
- You ought to see a dentist.
Seni iyi bir diş hekimi ile tanıştırayım.
- Let me introduce you to a good dentist.
Tom dişçiye dün gitmeliydi.
- Tom should have gone to the dentist yesterday.
Bugün dişçiye gittim.
- Today I went to the dentist's.
Diş doktoruna gitsen iyi olur.
- You had better go to the dentist.
Sen hâlâ bir diş doktorusun, değil mi?
- You're still a dentist, aren't you?
Derhal bir diş hekimi ile görüşsen iyi olur.
- You'd better see a dentist at once.
Çocuğum diş hekimini sevmez.
- My child dislikes the dentist.