musi̇

listen to the pronunciation of musi̇
Türkçe - Türkçe
(Hukuk) Vasiyet eden, vasi tayin eden
MUSÎ
(Osmanlı Dönemi) Vasiyet eden. Birisini vâsi gösteren. Tavsiye eden
MUSİ'
(Osmanlı Dönemi) Genişlendiren. Ferahlık veren
MUSİ'
(Osmanlı Dönemi) Zengin. Muktedir
Lehçe - Türkçe

musi̇ teriminin Lehçe Türkçe sözlükte anlamı

musi
gerekir
musi
olması gerek
musi
sıra
Lehçe - İngilizce

musi̇ teriminin Lehçe İngilizce sözlükte anlamı

musi
must

An artist must have an eye for colour. - Artysta musi mieć oko do kolorów.

There must be only but a few rules; moreover, they have to be simple. - Zasad musi być mało, a co ważniejsze, muszą być proste.

musi
has to

An artist has to have a color-sensitive eye. - Artysta musi mieć oko do kolorów.

Somebody has to be held accountable for his death. - Ktoś musi ponieść odpowiedzialność za jego śmierć.

Türkçe - İngilizce

musi̇ teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

musi
plague
Almanca - İngilizce

musi̇ teriminin Almanca İngilizce sözlükte anlamı

Geboren in Belgrad und wohnhaft in New York, zählt sie zu den bedeutendsten Musi
A native of Belgrade and a resident of New York, she is among the most important musicians of our time