musi̇'

listen to the pronunciation of musi̇'
Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) Genişlendiren. Ferahlık veren
(Osmanlı Dönemi) Zengin. Muktedir
MUSÎ
(Osmanlı Dönemi) Vasiyet eden. Birisini vâsi gösteren. Tavsiye eden
MUSİ
(Hukuk) Vasiyet eden, vasi tayin eden
Lehçe - Türkçe

musi̇' teriminin Lehçe Türkçe sözlükte anlamı

musi
gerekir
Lehçe - İngilizce

musi̇' teriminin Lehçe İngilizce sözlükte anlamı

musi
must

An artist must have an eye for colour. - Artysta musi mieć oko do kolorów.

He must be Tom's brother. - To musi być brat Toma.

Almanca - İngilizce

musi̇' teriminin Almanca İngilizce sözlükte anlamı

Geboren in Belgrad und wohnhaft in New York, zählt sie zu den bedeutendsten Musi
A native of Belgrade and a resident of New York, she is among the most important musicians of our time