Çoklu yaralanmalar bildirildi.
- Multiple injuries have been reported.
Tom çoklu doku sertleşmesinden muzdarip.
- Tom suffers from multiple sclerosis.
Yaşamın birçok dil olmadan ne kadar fazla renksiz olacağını düşünemiyorum.
- I can't imagine how much more colourless life would be without multiple languages.
Tom birçok kez vuruldu.
- Tom has been shot multiple times.
Hakim mahkemeye düzeni sağlamak için birkaç sefer tokmağı aşağı vurmak zorunda kaldı.
- The judge was forced to slam her gavel down multiple times in order to restore order to the court.
Videonun başında birkaç feragatname vardı.
- There were multiple disclaimers at the start of the video.
Tom birden çok kez vuruldu.
- Tom was shot multiple times.
Aynı anda birden çok dil öğrenmeyi tercih ediyorum.
- I prefer learning multiple languages at the same time.
Tom babasının birden çok kez ona tecavüz ettiğini iddia etti.
- Tom claimed that his father had raped him on multiple occasions.
Tom Mary'ye çoktan seçmeli testleri nasıl geçeği konusunda biraz tavsiye verdi.
- Tom gave Mary some advice on how to pass multiple-choice tests.
Tom'un multipl sklerozu var.
- Tom has multiple sclerosis.