more than one indeterminate thing

listen to the pronunciation of more than one indeterminate thing
İngilizce - Türkçe

more than one indeterminate thing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

various
çeşitli

Çeşitli Türk restoranlarında, şiş kebap ana yemektir. - In various Turkish restaurants, shishkabob is the main food.

Çeşitli şeyler hakkında konuştuk. - We talked about various things.

various
{s} çeşitli, türlü, muhtelif: for various reasons çeşitli nedenlerden dolayı
various
ayrışık
more than one
birçok defa
various
birçok

O ofisteki birçok insanı taklit ediyordu. - She was mimicking the various people in our office.

Bu oda birçok amaçla kullanılır. - This room is used for various purposes.

various
çok sayıda
various
türlü türlü
various
değişik

Ken'ichi tarafından yapılan düzenlemeler sayesinde, kadınlar kasaba civarında çalışmak için değişik yerler buldu. - Thanks to the arrangements made by Ken'ichi, the women found various places to work around town.

O kasede değişik türde şekerleme var. - There are various kinds of candy in that bowl.

more than one
birden fazla

Onun önünde aynı anda birden fazla soruna sahip olmak onu sinirlendirir,üzer ve çileden çıkarır. - To have more than one problem before him at one time makes him irritable, upset and exasperated.

Tom'un birden fazla kız arkadaşı var mı? - Does Tom have more than one girlfriend?

various
{s} çeşit çeşit
various
{s} türlü
various
ayrı

Diplomatlara çeşitli ayrıcalıklar tanınır. - Diplomats are allowed various privileges.

Ayrıca çeşitli konular hakkında konuşmakla çok fazla zaman kaybedeceğiz. - Besides, we will lose too much time to talk about the various topics.

various
variousness farklılık
various
variouslyfarklı olarak
various
çeşitlilik
İngilizce - İngilizce
various

You have broken various of the rules.

more than one indeterminate thing

    Heceleme

    more than one in·de·ter·mi·nate thing

    Türkçe nasıl söylenir

    môr dhın hwʌn îndîtırmînît thîng

    Telaffuz

    /ˈmôr ᴛʜən ˈhwən ˌəndəˈtərmənət ˈᴛʜəɴɢ/ /ˈmɔːr ðən ˈhwʌn ˌɪndɪˈtɜrmɪnɪt ˈθɪŋ/