more severe or serious

listen to the pronunciation of more severe or serious
İngilizce - Türkçe

more severe or serious teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

worse
daha kötü

Bugün hava dünkünden daha kötü. - The weather today is worse than yesterday.

Derhal doktoru çağır, yoksa hasta daha kötü olabilir. - Send for the doctor at once, or the patient may get worse.

worse
{i} daha da kötüsü

Daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı. - To make matters worse, it began to rain.

Daha da kötüsü kar yağmaya başladı. - To make matters worse, it began to snow.

worse
kötü

Belirtiler daha da kötüleşiyorsa bir doktora danışmalısın. - You should consult a doctor if the symptoms get worse.

Bugün hava dünkünden daha kötü. - The weather today is worse than yesterday.

worse
{i} beteri

Her şeyin daha beteri de vardır. - It could always be worse.

worse
{i} daha kötüsü

Muhtemelen çok daha kötüsünü gördün. - You've probably seen a lot worse.

Shylock aç gözlü, ve daha kötüsü,çok pintidir. - Shylock is greedy, and what is worse, very stingy.

worse
beter

Bundan daha beter olabilir mi bilemiyorum! - I don't know if it could get any worse than this!

Her şeyin daha beteri de vardır. - It could always be worse.

worse
daha fena
worse
daha hasta
worse
daha çok

Tom'un başı düşündüğümden daha çok dertte. - Tom is in worse trouble than I thought.

worse
kötü durum

Tom, John'dan daha kötü durumda. - Tom is in worse shape than John.

Tom düşündüğümüzden daha kötü durumda. - Tom is in worse shape than we thought.

worse
(zarf) daha kötü, daha berbat
worse
Gittikçe daha kötü bir hal aldı
worse
It got worse and worse
worse
daha fena bir şekilde
worse
daha fena şey
worse
{s} daha kötü, daha fena, beter: He's worse today. Bugün durumu daha kötü
worse
{i} daha kötü, daha fena, beter: That was bad enough, but worse was
İngilizce - İngilizce
worse
more severe or serious

    Heceleme

    more se·vere or se·ri·ous

    Türkçe nasıl söylenir

    môr sıvîr ır sîriıs

    Telaffuz

    /ˈmôr səˈvər ər ˈsərēəs/ /ˈmɔːr səˈvɪr ɜr ˈsɪriːəs/