more more is often considered to be the comparative form of much and many

listen to the pronunciation of more more is often considered to be the comparative form of much and many
İngilizce - Türkçe

more more is often considered to be the comparative form of much and many teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

more
{s} daha fazla

O harcadığından daha fazla para kazanıyor. - She earns more than she spends.

Kollarımızdaki pazularımızdan çok daha fazlasına sahibiz,Per. - We've got a lot more than just biceps in our arms, Per.

more
daha

Ben senden daha güzelim. - I am more beautiful than you.

Onu tanıdıkça daha çok seversin. - The more you know about him, the more you like him.

more
(Bilgisayar) ayrıntılar
more
(Bilgisayar) tümü
more
(Bilgisayar) en çok
more
(Bilgisayar) başka

Zaman başka herhangi bir şeyden daha değerlidir. - Time is more precious than anything else.

İyi sağlık başka herhangi bir şeyden daha değerlidir. - Good health is more valuable than anything else.

more
(Bilgisayar) tüm

Tüm istediğim biraz daha dikkatti. - All I wanted was a little more attention.

Umarım bu harcama raporu tüm ilişkili iş masraflarını içerir,çünkü bundan bir sent daha fazlasını ödemeyeceğim. - I hope this expense report contains all the relevant business expenses because I'm not paying a cent more after this.

more
-den daha çok
more
(Bilgisayar) tüm seçenekler
more
ziyade

Öğretmenimiz bizi bir değnekle dövmeden önce Bu, sizden ziyade beni incitecek. derdi. - Our teacher used to say This is going to hurt me more than it hurts you before laying into us with a cane.

Yarasa, bir kuş olmaktan ziyâde, bir sıçandır. - A bat is no more a bird than a rat is.

more
(Bilgisayar) ek bilgi
more
daha çok

Seni ondan daha çok seviyorum. - I love you more than her.

Onu tanıdıkça daha çok seversin. - The more you know about him, the more you like him.

more
neither more nor less ne fazla ne eksik
more
{s} daha: one more time bir kez daha. two more oranges iki
more
fazla bir şey

Benim için yapabileceğin daha fazla bir şey yok. - There's nothing more you can do for me.

Size söyleyebileceğim daha fazla bir şey yok. - There's nothing more I can tell you.

more
tam o kadar
more
takriben
more
bir kat fazla
İngilizce - İngilizce
more
more more is often considered to be the comparative form of much and many

    Heceleme

    more more I·s of·ten con·sid·ered to be the com·par·a·tive form of much and ma·ny

    Türkçe nasıl söylenir

    môr môr îz ôftın kınsîdırd tı bi dhi kımperıtîv fôrm ıv mʌç ınd meni

    Telaffuz

    /ˈmôr ˈmôr əz ˈôftən kənˈsədərd tə bē ᴛʜē kəmˈperətəv ˈfôrm əv ˈməʧ ənd ˈmenē/ /ˈmɔːr ˈmɔːr ɪz ˈɔːftən kənˈsɪdɜrd tə biː ðiː kəmˈpɛrətɪv ˈfɔːrm əv ˈmʌʧ ənd ˈmɛniː/