Jeff bir iş bulmadan önce üç ay boyunca kaldırımları arşınlamak zorunda kalmıştı.
- Jeff had to pound the pavement for three months before he found a job.
Geçen yıl üç ay boyunca denizdeydi.
- Last year, he was at sea for three months.
Hastalığından kurtulması onun dört ayını aldı.
- It took her four months to recover from her sickness.
Bisiklete binmeyi öğrenmek üç ayını aldı.
- It took him three months to learn to ride a bicycle.
Çoğu ayların 30 ya da 31 günü vardır.
- Most months have 30 or 31 days.
Tom her zaman soğuk kış aylarında depresif hisseder.
- Tom always feels depressed during the cold winter months.
Bu aylarda tek başımaydım.
- I was on my own during these months.
My friends say I'm a prolific writer, but I haven't written anything for months.
- Meine Freunde sagen, dass ich ein überaus produktiver Schreiber bin, aber ich habe seit Monaten nichts geschrieben.
I quit smoking six months ago.
- Ich habe vor sechs Monaten aufgehört zu rauchen.