medium, method, instrument, income

listen to the pronunciation of medium, method, instrument, income
İngilizce - Türkçe

medium, method, instrument, income teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

means
vasıta

Düşünceler kelimeler vasıtasıyla ifade edilirler. - Thoughts are expressed by means of words.

Bazı kaçış vasıtaları bulmalıyız. - We must devise some means of escape.

means
{i} vesile
means
ulaşım araçları
means
(Dilbilim) aracı

Dil bir iletişim aracıdır. - Language is a means of communication.

Telefon bir iletişim aracıdır. - The telephone is a means of communication.

means
kolaylık
means
(Matematik) içler
means
(Ticaret) araçlar

Olası tüm araçları denedim. - I tried all possible means.

Mümkün olan tüm araçlar denendi. - All possible means have been tried.

means
para

Tom kazandığından çok para harcıyor. - Tom lives beyond his means.

O, kazandığından çok para harcıyor. - He lives beyond his means.

means
yöntem
means
gelir

Eğer patronun seni kovarsa, bu işten atıldığın anlamına gelir. - If your boss sacks you, it means you're fired.

Amnezi, hafıza kaybı anlamına gelir. - Amnesia means loss of memory.

means
yol

Onu ikna etmek için her yolu kullanmalıyız. - We have to use every means to persuade him.

Mümkün olan tüm yollarla bir savaşı önlemeliyiz. - We must prevent a war by all possible means.

means
{i} servet, varlık
means
ne pahasına olursa olsun

Ne pahasına olursa olsun, onu istediğini söyledin! - You said you wanted it by any means!

means
taşıtlar
means
(Mukavele) vasıta, araç, vesile
means
{i} servet
means
şüphesiz

İngiliz dili şüphesiz en kolay ve aynı zamanda uluslararası iletişimin en etkili aracıdır. - The English language is undoubtedly the easiest and at the same time the most efficient means of international communication.

Şüphesiz boğulan çocuğu kurtarmalıyım. - I must save the drowning child by all means.

means
means to an end araç
İngilizce - İngilizce
{n} means