This table is made of good oak.
- Bu masa meşeden yapılmıştır.
The couples carved their initials in oak trees.
- Çiftler baş harflerini meşe ağaçlarına kazıdılar.
Place the deck of cards on the oaken table.
- İskambil destesini meşe masaya koy.
The squirrel put his acorn helmet on.
- Sincap meşe palamudu kaskını giydi.
Even a blind squirrel finds an acorn sometimes.
- Kör bir sincap bile bazen bir meşe palamudu bulur.