matter which may be shaped or manipulated, particularly in making something

listen to the pronunciation of matter which may be shaped or manipulated, particularly in making something
İngilizce - Türkçe

matter which may be shaped or manipulated, particularly in making something teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

material
{i} madde

Gemi Endonezya'dan ham madde taşıyor. - The ship transports raw materials from Indonesia.

Japonya ham maddelerinin çoğunu ithal etmek zorunda. - Japan has to import most of its raw materials.

material
materyal

Bu, telif hakkı ile korunan bir materyalin çevirisiydi, bu yüzden telif hakkı sahiplerinin türetilmiş çalışmaları kontrol etme hakkı olduğu için onu iptal ettim. - This was a translation of copyrighted material, so I deleted it since copyright owners have the right to control derivative works.

Sizce ben çok materyalist miyim? - Do you think I'm too materialistic?

material
{i} malzeme

Malzemeleri Malezya'dan alırız. - We get the materials from Malaysia.

Bu malzeme bir elbise için uygun değildir. - This material is not suitable for a dress.

material
maddi

Herkesin yarattığı, her türlü bilim, edebiyat veya sanat eserlerinden mütevellit manevi ve maddi menfaatlerin korunmasına hakkı vardır. - Everyone has the right to the protection of the moral and material interests resulting from any scientific, literary or artistic production of which he is the author.

1894 yılında maddi sorun tekrar ivedi oldu. Küçük ailesiyle birlikte, doktor Grodno'ya taşınmak zorunda kaldı. - In 1894 the material question again became pressing. With his little family, the doctor had to move to Grodno.

material
gereçler
material
(sıfat) maddi, maddeci, maddesel, bedensel, gerekli, zaruri
material
gereç
material
özdek
material
"to" ile değgin
material
materials science maddelerin kullanım ve niteli
material
özdeksel
material
{s} maddesel

Antik dönem Gnostikleri maddesel dünyanın içkin olarak kötücül olduğuna inanıyorlardı. - The ancient Gnostics believed that this material world was innately malevolent.

İlk temastan sonra, insanlığın maddesel ve ruhsal gelişimi ilerledi. - After First Contact, the material and spiritual development of humanity flourished.

material
etkili
material
mühim
material
{s} maddeci

Maddeci olduğumu sanmıyorum. - I don't think I'm materialistic.

Senin gerçekliğe bakışın fazla maddeci. - Your view of reality is too materialistic.

İngilizce - İngilizce
material

Asphalt, composed of oil and sand, is a widely used material for roads.

matter which may be shaped or manipulated, particularly in making something

    Heceleme

    mat·ter which May be shaped or manipulated, par·ti·cu·lar·ly in mak·ing some·thing

    Telaffuz