making a noise, esp

listen to the pronunciation of making a noise, esp
İngilizce - Türkçe

making a noise, esp teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

noisy
{s} gürültücü

Benim üst kattaki komşularım çok gürültücüdür. - My upstairs neighbors are very noisy.

Annem gürültücü olmamamı söyledi. - My mother told me not to be noisy.

noisy
{s} gürültülü

Tom gürültülü şehirleri sevmiyor. - Tom dislikes noisy cities.

Konuşmayı böylesine gürültülü bir odada sürdüremeyiz. - We can not carry on conversation in such a noisy room.

noisy
{s} sesli
noisy
şamatacı

O şamatacı ama yoksa çok kibar bir çocuk. - He is noisy, but otherwise a very nice boy.

noisy
noisily gürültülü olarak
noisy
şamatalı
noisy
farfara
noisy
{s} rahatsız edici
noisy
{s} göze batan
noisy
{s} patırtılı
noisy
velveleci
noisy
{s} yaygaracı
noisy
noisiness gürültü
İngilizce - İngilizce
noisy
making a noise, esp