Konserin saat kaçta başladığını Tom'un bildiğinden emin olmak zorundayım.
- I have to make certain Tom knows what time the concert starts.
Tom'un onu yapmayacağından emin olmak bizim işimiz.
- It's our job to make certain Tom doesn't do that.
Onunla ilgili ne yaparsın?
- What do you make of that?
Bununla ilgili ne yapacağımdan pek emin değilim.
- I'm not quite sure what to make of this.