This land yields a good crop of rice.
- Bu topraklar iyi pirinç mahsulü verir.
The storm caused much damage to the crop.
- Fırtına mahsule çok zarar verdi.
Yeni ürün beni hayal kırıklığına uğrattı.
- Yeni mahsul beni hayal kırıklığına uğrattı.
Japonyanın temel ürünü pirinçtir.
- Japonya'nın temel mahsulü pirinçtir.