magician

listen to the pronunciation of magician
İngilizce - Türkçe
sihirbaz

Tom çok yakından izledi, ama sihirbazın hilesini çözemedi. - Tom watched very closely, but couldn't figure out the magician's trick.

Sihirbaz, seyircilerden bir gönüllü istedi. - The magician asked for a volunteer from the audience.

büyücü

İyi bir büyücü olmak istediğim hakkında çok ciddiyim. - I'm very serious about wanting to be a good magician.

Büyücünün hileleri bizi şaşırttı. - The magician's tricks surprised us.

{i} gözbağcı, hokkabaz
dark magician
Kara büyü yapan kişi
magicians
büyücüler
sorcerer, magician or wizard
büyücü, büyücü veya sihirbaz
magician