I wish my daughter would dress more modestly.
- Keşke kızım daha mütevazi elbise giyse.
Tom is just being modest.
- Tom sadece mütevazi oluyor.
Despite his achievements, he is very humble and doesn't boast about them.
- Başarılarına rağmen, o çok mütevazidir ve onlar hakkında övünmez.
A humble-looking old man was presented to the king.
- Mütevazi görünümlü yaşlı adam krala takdim edildi.
Mary was a quiet and unassuming young lady.
- Mary sessiz ve mütevazi bir genç kadındı.
In New Jersey are many unobtrusive buildings.
- Birçok mütevazi bina New Jersey'de.
Mary was a quiet and unassuming young lady.
- Mary sessiz ve mütevazi bir genç kadındı.