Tom yatağın ters tarafından kalktı ve bütün gün suratsızdı.
- Tom got up on the wrong side of the bed and has been grouchy all day.
Jane son birkaç gündür sessiz ve suratsızdı.
- Jane has been quiet and grouchy for the past few days.
Neden bu kadar hüzünlüsün? Köpeğimiz hasta.
- Why are you so glum? Our dog is sick.
Neden bu kadar asık suratlı görünüyorsun?
- Why do you look so glum?
Neden bu kadar asık suratlısın? Köpeğimiz hasta.
- Why are you so glum? Our dog is sick.
Neden bu kadar üzgünsün? Köpeğimiz hasta.
- Why are you so glum? Our dog is sick.
Pazartesi sabahları beni gerçekten huysuz yapar.
- Monday mornings make me really grouchy.
Tom huysuz yaşlı bir ihtiyar.
- Tom is a grouchy old man.
The receptionist at the hotel was surly and not at all friendly.
- Der Mann an der Hotelrezeption war mürrisch und nicht im Mindesten freundlich.