mümkünse

listen to the pronunciation of mümkünse
Türkçe - İngilizce
if possible

If possible, I'd like to go home now. - Mümkünse, şimdi eve gitmek istiyorum.

Come on Tuesday, if possible. - Mümkünse, salı günü gel.

would you mind
mümkün
possible

Is it possible to reproduce 70 copies of your report which appeared in the November issue of The Network and distribute them to our agents? - The Network'ün kasım meselesinde görünen raporunun 70 kopyasını üretmek ve onları ajanlarımıza dağıtmak mümkün mü?

It's possible that the drinking water has chlorine, lead, or similar contaminants in it. - İçme suyunda klor, kurşun ya da benzer kirletici madde bulunması mümkün.

mümkün
{s} feasible

His plan seemed to be too difficult, but before long it proved to be feasible. - Onun planı çok zor gibi görünüyordu, ama çok geçmeden önce mümkün olduğu anlaşıldı.

At first blush, Tom's suggestion seemed feasible. - İlk bakışta, Tom'un önerisi mümkün görünüyordu.

mümkün
earthly
mümkün
apt
mümkün
likely

It's not likely but possible. - Mümkün değil ama olası.

It's not likely Tom will do what we ask. - Tom'un istediğimizi yapması mümkün değil.

mümkün
possible to
mümkün
in possible
mümkün
possible olası, muhtemel
mümkün
probable

It's possible, but not probable. - Bu mümkün, ama olası değildir.

It is probable that she will come tomorrow. - Onun yarın gelecek olması mümkün.

Türkçe - Türkçe

mümkünse teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

mümkün
Muhtemel, olabilir, olası