müdahale etmek

listen to the pronunciation of müdahale etmek
Türkçe - İngilizce
(Hukuk) interfere

I don't want to interfere with your personal life. - Ben kişisel yaşamınıza müdahale etmek istemiyorum.

I don't want to interfere. - Müdahale etmek istemiyorum.

Interfere, intervene, step in
to interfere; to intervene
step in
to interfere, to intervene, to step in
interfere in
cut in
barge
intervene

The United Nations sent troops to intervene in the conflict. - Birleşmiş Milletler, anlaşmazlığa müdahale etmek için birlik gönderdi.

I don't want to intervene. - Müdahale etmek istemiyorum.

butt
concern
müdahale et
(Biyoloji) interfere

I don't wish to interfere. - Müdahale etmek istemiyorum.

He interfered with the fans. - O, fanatiklere müdahale etti.

müdahale etme
{i} interference

Russia, the European Union and the U.S. are accusing each other of interference in Ukraine's domestic affairs. - Rusya, Avrupa Birliği ve ABD; birbirlerini Ukrayna'nın iç işlerine müdahale etmekle suçluyorlar.

müdahale et
intervene

The Kaiser asked Theodore Roosevelt to intervene. - Kayzer, Theodore Roosevelt'in müdahale etmesini istedi.

I don't want to intervene. - Müdahale etmek istemiyorum.

özel hayatına müdahale etmek
disturb smb.'s privacy
Türkçe - Türkçe
Karışmak, araya girmek, el atmak
müdahale etmek