Vahşi Jaguarlar hakkında rüya gördü.
- She dreamt about wild jaguars.
Mary piyango kazandığına dair bir rüya gördü.
- Mary had a dream that she won the lottery.
Seninle burada karşılaşacağımı asla düşünmedim.
- I never dreamed I would meet you here.
Onunla tekrar karşılaşacağımı asla düşünmedim.
- I never dreamed that I would meet her again.