Sesi dinlemek için hoş.
- Her voice is pleasant to listen to.
Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
- No one wants to listen to my opinions.
Çocuklar masal dinlemeyi sever.
- The children love listening to stories.
Çocuklar masal dinlemeyi sever.
- The children love listening to fairy tales.
Klasik müzik dinlemeyi severim.
- I like to listen to classical music.
Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
- No one wants to listen to my opinions.
Sesi dinlemek için hoş.
- Her voice is pleasant to listen to.
Linda müzik dinlemek için parka gitti.
- Linda went to the park to listen to music.
O, odasında müzik dinliyordu.
- He was listening to music in his room.
Onlar radyo dinliyorlar.
- They are listening to the radio.
Müzik dinlediğim zaman sık sık çalışırım.
- I often study while listening to music.
Çocuklar masal dinlemeyi sever.
- The children love listening to stories.
O, müzik dinleyerek, bir mektup yazdı.
- He wrote a letter, listening to music.
O radyo dinleyerek oturdu.
- He sat listening to the radio.
You can learn a lot from grandparents by listening.
... They're so -- so genuine, and they're listening to the ...
... the clean-energy arena. But I have one question. Listening to the speech last night, you didn't ...