lise

listen to the pronunciation of lise
Türkçe - İngilizce
high school

There will be a dance Friday night at the high school. - Cuma gecesi lisede bir dans olacak.

I can not hear that song without thinking of my high school days. - Lise günlerimi düşünmeden o şarkıyı dinleyemem.

(almanya) gymnasium
senior high school

I'm a senior high school student. - Ben bir lise öğrencisiyim.

Are you a senior high school student? - Lise son sınıf öğrencisi misin?

(Eğitim) highschool
lycee
lycea
{i} high

I can not hear that song without thinking of my high school days. - Lise günlerimi düşünmeden o şarkıyı dinleyemem.

My father teaches English at a high school. - Babam, bir lisede İngilizce öğretiyor.

gymnasium

Mary went to a Hauptschule, but Tom went to Gymnasium. - Mary ilköğretime gitti fakat Tom liseye gitti.

lyceie
lise diploması
high school diploma
lise sonrası
(Eğitim) post-secondary
lise sonrası
post secondary
lise sonrası eğitim
(Eğitim) higher education
lise veya üniversite
alma mater
lise öğrencisi
(Politika, Siyaset) high-schooler
lise öğretmeni
high school teacher
lise öğretmenleri
high school teachers
lise bitirme sınavı
A level
lise düzeyi
high school level
lise mezunu
high-school graduate
lise seviyesi
high school level
lise terk
high school drop out
düz lise
high school
teknik lise
(Askeri) technical high school
lise mezunu
high school graduate
açık lise
Open High School
süper lise
high school
özel lise
(Eğitim) Private college
normal lise
regular high-school
İngilizce - İngilizce
A female given name, a diminutive form of Lisa
Lise Meitner
born Nov. 7, 1878, Vienna, Austria died Oct. 27, 1968, Cambridge, Cambridgeshire, Eng. German physicist. She worked at Berlin's Kaiser Wilhelm Institute (1912-38), also teaching at the University of Berlin (1926-38). At a laboratory that she set up with Otto Hahn, the two isolated the radioactive isotope protactinium-231. In the 1930s, with Hahn and Fritz Strassmann (1902-80), she investigated the products of neutron bombardment of uranium. She left Germany in 1938 for Sweden. After Hahn and Strassmann demonstrated that barium appears in neutron-bombarded uranium, she and her nephew Otto Frisch (1904-79) explained the physical characteristics of this division and in 1939 proposed the term fission for the process. She shared the 1966 Enrico Fermi Award with Hahn and Strassmann. Element 109, meitnerium, is named in her honour
Türkçe - Türkçe
Üç yıllık ortaokuldan sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yüksek öğretime hazırlayan orta öğretim kurumu
Sekiz yıllık ilköğretimden sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yüksek öğretime hazırlayan orta öğretim kurumu
Sekiz yıllık ilköğretimden sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yüksek öğretime hazırlayan orta öğretim kurumu: "Liseyi bitirince Avrupa'da tahsilini ben üzerime alırım."- R. H. Karay. Üç yıllık ortaokuldan sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yüksek öğretime hazırlayan orta öğretim kurumu
LİSE
(Osmanlı Dönemi) (C.: Lisât) Diş eti
Lise öğrencisi
liseli
açık lise
Liselerde uygulanan açık öğretim biçimi
süper lise
Özel eğitim sistemi ile desteklenmiş lise
teknik lise
Genel ve teknikle ilgili dersleriyle öğrenciyi teknik alanlarda eğitim vererek yüksek öğretim kurumlarına hazırlayan orta öğretim kurumu
İngilizce - Türkçe

lise teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

çok programlı lise
Multi-programme high school
lise