Tom teaches an undergraduate course in translation.
- Tom çeviride lisans kursu öğretiyor.
Tom has had his licence suspended.
- Tom lisansını askıya aldırdı.
The police suspended Tom's licence on the spot.
- Polis olay yerinde Tom'un lisansını askıya aldı.
Of course, a license is needed to operate a crane.
- Elbette, vinç kullanmak için bir lisans gerekli.
My driver's license expires at the end of this month.
- Sürücü lisansım bu ayın sonunda sona eriyor.
He has a master's degree in mathematics.
- O matematik alanında yüksek lisans derecesine sahiptir.
Tom got his master's degree three years ago.
- Tom yüksek lisansını üç yıl önce aldı.
I earned a bachelor's degree.
- Ben bir lisans derecesi aldım.