legal science; jurisprudence; the principles of equity; applied justice

listen to the pronunciation of legal science; jurisprudence; the principles of equity; applied justice
İngilizce - Türkçe

legal science; jurisprudence; the principles of equity; applied justice teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

law
{i} hukuk

Kitap hukuk hakkında. - The book is about the law.

Erkek kardeşim hukuk öğrenimi için Amerika'ya gitti. - My brother went to the United States to study law.

law
kanun

Kanun herkes için aynıdır. - The law is the same for everyone.

Bu yeni kanunun, özgürlüğünü kısıtlayacağını hissediyor. - He feels this new law will restrict his freedom.

law
sakçı
law
{i} kural

Her şey doğanın kurallarına tabidir. - Everything is subject to the laws of nature.

Araba sürerken trafik kurallarına uymamız gerekiyor. - You should obey the traffic laws when you drive.

law
{i} yasa

Yeni yasa ada halkına zorla kabul ettirildi. - The new law was enforced on the people of the island.

Su yasası bir kaynak olarak suya sahip olma, kontrolü ve kullanımı ile ilgili hukuk alanıdır. - Water law is the field of law dealing with the ownership, control, and use of water as a resource.

law
{i} dava

Dava karar verilmeden kalır. - The lawsuit remains undecided.

Avukat davaya başvurmaya karar verdi. - The lawyer decided to appeal the case.

law
sokaklarda emniyet
law
{i} ilke
law
polis law and order küçük suçlara karsı şiddet
law
the law hâkim veya avukatlar sınıfı
law
(Avrupa Birliği) hukuk, yasa, kanun,mevzuat
law
{i} yasal çözüm
İngilizce - İngilizce
law
legal science; jurisprudence; the principles of equity; applied justice