left at the altar

listen to the pronunciation of left at the altar
İngilizce - Türkçe

left at the altar teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

abandoned
{s} terkedilmiş

Uzun zaman önce terkedilmiş küçük kasaba zamanla donmuş gibi görünüyor. - The small town, abandoned long ago, seems frozen in time.

Polisler park yakınında terkedilmiş bir arabada bir ceset buldu. - The police found a dead body in an abandoned car near the park.

abandoned
{s} kullanılmayan
abandoned
{s} coşkulu, coşkun
abandoned
{s} ahlaksız
abandoned
çapkın
abandoned
terk edilmiş

Tom Park caddesinde terk edilmiş bir binada saklanıyor. - Tom is hiding in an abandoned building on Park Street.

O, terk edilmiş binaları seviyor. - He likes abandoned buildings.

abandoned
bozgun
abandoned
metruk
abandoned
arsız
abandoned
ahlâksız
abandoned
abandon ada/bırak
abandoned
{s} haylaz
abandoned
kötü yola düşmüş
abandoned
{s} ahlaksız; utanmaz
abandoned
hayâsız
abandoned
{s} terkedilmiş, bırakılmış, metruk
İngilizce - İngilizce
someone is rejected or his/her hopes are not fulfilled
abandoned
If someone told me "you left me at the altar", they were accusing me of not showing up at the wedding when I had promised to marry them. "The altar" is the church altar that the man and wife stand in front of during the wedding ceremony
left at the altar

    Heceleme

    left at the al·tar

    Türkçe nasıl söylenir

    left ät dhi ôltır

    Telaffuz

    /ˈleft ˈat ᴛʜē ˈôltər/ /ˈlɛft ˈæt ðiː ˈɔːltɜr/