left, as opposed to right

listen to the pronunciation of left, as opposed to right
İngilizce - Türkçe

left, as opposed to right teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

other
öteki

Al birini vur ötekine! - One's as bad as the other.

Öteki takım bizi hafife aldı. - The other team took us lightly.

other
başka

Başkalarıyla konuşurken, kollarınız çaprazlama bağlı şekilde onu yapıyorsunuz. - When you talk to others, you're doing it with your arms crossed.

Başka seçeneğim yoktu. - I had no other choice.

as opposed to
e karşı olarak
as opposed to
-e karşı olarak
other
gayri
other
başka suretle
as opposed to
-e zıt olarak
other
diğeri

Onun iki kedisi var. Biri beyaz ve diğeri siyah. - She has two cats. One is white and the other one is black.

Bizim iki kedimiz var, biri beyaz, diğeri siyahtır. - We have two cats; one is white, and the other is black.

other
özgesi
other
başkası

Başkasının senin yerine düşünmesini bekleme! - Don't expect others to think for you!

O, Tom'dan başkası değil. - It's none other than Tom!

as opposed to
-in aksine
other
baska türlü
as opposed to
-in aksine olarak
as opposed to
in aksine olarak
other
{s} başka, diğer, öbür. zam. başkası, diğeri, öbürü
other
(Sosyoloji, Toplumbilim) lacan
other
{s} geçen

O, geçen gün yeni bir ev satın aldı. - She bought a new house the other day.

Bu geçen gün kaybettiğim kalemin aynısı. - This is the same pencil that I lost the other day.

other
every other day gün aşırı
other
başka kimse

Tom'tan başka kimsenin onu yaptığını hiç görmedim. - I've never seen anyone other than Tom do that.

other
başka birisi
other
some day or other günün birinde
other
bir gün

Bu gün başka sıradan bir gün gibi başladı. - This day started like any other ordinary day.

Prenses ve İrlandalı birbirini tanıyordu ve evlilerdi ve bir yıl bir gün süren büyük bir düğün yapmışlardı. - The Princess and the Irishman recognised each other, and were married, and had a great wedding that lasted for a year and a day.

other
sair
other
(Sosyoloji, Toplumbilim) başkası sartre
other
bundan başka

Bundan başka herhangi bir şey yapma. - Don't do anything other than this.

Bundan başka boyutlarda var mı? - Do you have this in other sizes?

İngilizce - İngilizce
other
as opposed to
in contrast to, rather than, instead of
as opposed to
in contrast to, contrary to
left, as opposed to right