large enough to be visible to the naked eye

listen to the pronunciation of large enough to be visible to the naked eye
İngilizce - Türkçe

large enough to be visible to the naked eye teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

large
{s} geniş

Tom geniş kitlenin önünde konuşma yapmaktan hoşlanmaz. - Tom really does detest giving speeches in front of large audiences.

Onun ailesi çok geniş. - Her family is very large.

large
{s} iri

Ona şişman denmez, iriydi. - He was large, not to say fat.

large
kocaman

Kainat kocaman bir okul. - The universe is a large school.

Bugün kocaman bir yılan gördüm. - I saw a large snake today.

large
kalabalık (aile)
large
(Askeri) pupadan gelen (rüzgar)
large
kapı gibi
large
cesamet
large
bol

Çok büyük pencereler bol doğal gün ışığı sağlar. - Very large windows assure abundant natural daylight.

O, üniversiteye bol miktarda para bağışladı. - He endowed the college with a large sum of money.

large
(deyim) Bin, binlik, bin dolar
large
(sıfat) geniş, büyük, iri
large
ortaçağda kullanılan pek uzun bir nota
large
vasi
large
cesim
large
serbest

Kaçan tutuklu hala serbest. - The escaped prisoner is still at large.

İki gün önce kaçan mahkum hâlâ serbest. - The prisoner who escaped two days ago is still at large.

large
at large serbest
large
mebzul
large
bütün ayrıntılarıyle
İngilizce - İngilizce
large
macroscopic
large enough to be visible to the naked eye

    Heceleme

    large e·nough to be vis·i·ble to the na·ked eye

    Türkçe nasıl söylenir

    lärc inʌf tı bi vîzıbıl tı dhi neykıd ay

    Telaffuz

    /ˈlärʤ ēˈnəf tə bē ˈvəzəbəl tə ᴛʜē ˈnākəd ˈī/ /ˈlɑːrʤ iːˈnʌf tə biː ˈvɪzəbəl tə ðiː ˈneɪkəd ˈaɪ/