İngilizce - Türkçe
large, great, extensive, roomy, wide teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- spacious
- ferah
Çocuklar geniş ve ferah sınıf işgal etti.
-The children occupied the large and spacious classroom.
Tom'un dairesi ferahtır.
-Tom's apartment is spacious.
- spacious
- {s} havadar
- spacious
- geniş
Baba oturma odamızı daha geniş yaptı.
-Father made our living room more spacious.
Onların yemek odası çok geniş.
-Their dining room is very spacious.
- spacious
- açıklık
- spacious
- mesafe bırakarak
- spacious
- mesafeli
- spacious
- vâsi
- spacious
- spaciousnessgenişlik
- spacious
- vüsat
- spacious
- {s} bol bol
- spacious
- engin
- spacious
- spaciouslygeniş bir şekilde
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
large, great, extensive, roomy, wide teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- {a} spacious
large, great, extensive, roomy, wide
Telaffuz
Resimler
Favoriler