Don't interrupt me while I'm talking.
- Konuşurken lafımı bölme.
Giving advice to him is like talking to a brick wall.
- Ona laf anlatmak, deveye hendek atlatmaktan daha zor.
He proved that actions speak louder than words.
- O, lafla peynir gemisi yürümeyeceğini kanıtladı.
When you get married and have kids, you'll realize that actions speak louder than words.
- Evlendiğinde ve çocukların olduğunda lafla peynir gemisi yürümediğini fark edeceksin.