lack of knowledge, illiteracy, lack of education; state of being uninformed

listen to the pronunciation of lack of knowledge, illiteracy, lack of education; state of being uninformed
İngilizce - Türkçe

lack of knowledge, illiteracy, lack of education; state of being uninformed teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

ignorance
{i} cahillik

Okuldan nefret ederim fakat cahillik daha kötü. - I hate school but ignorance is worse.

Gerçek bilim bize şüphe etmeyi ve cahillikten kaçınmayı öğretir. - True science teaches us to doubt and to abstain from ignorance.

ignorance
bilgisizlik

Hayatta başarılı olmak için iki şeye ihtiyacın var: bilgisizlik ve güven. - To succeed in life, you need two things: ignorance and confidence.

Tom'un bana dediği gibi Esperanto'nun iki düşmanı var, bilgisizlik ve ön yargı. - As Tom told me, Esperanto has two enemies, ignorance and prejudice.

ignorance
{i} cehalet

O, sık sık onun cehaletinden faydalanır. - She often takes advantage of his ignorance.

Ne kadar çok öğrenirsek, cehaletimizi o kadar iyi farkederiz. - The more we learn, the better we realize our ignorance.

ignorance
bilgi eksikliği
ignorance
önemsememek
ignorance
kofluk
ignorance
bilmezlik
ignorance
ignorantlycahilce
ignorance
bilgisizce
ignorance
bilmeyen
ignorance
{i} habersiz olma
ignorance
habersiz
ignorance
bilgisiz

Onun başarısızlığı onun bilgisizliğinden kaynaklanmaktadır. - His failure is due to his ignorance.

Bilgisizlik cezadan korumaz. - Ignorance does not protect against punishment.

ignorance
ignorantcahil
ignorance
habersiz olarak
İngilizce - İngilizce
{i} ignorance
lack of knowledge, illiteracy, lack of education; state of being uninformed