laboratuvar teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- lab
He works in that lab.
-O, o laboratuvarda çalışmaktadır.
I'm certain we can deliver the laboratory equipment by March 15th.
-15 Mart'a kadar laboratuvar ekipmanını teslim edebileceğimden eminim.
- laboratory
I'm certain we can deliver the laboratory equipment by March 15th.
-15 Mart'a kadar laboratuvar ekipmanını teslim edebileceğimden eminim.
This laboratory belongs to a respected pharmaceutical company.
-Bu laboratuvar saygın ilaç şirketine aittir.
- laboratorium
- laboratory, lab
- laboratuvar araştırması
- (Tıp) test
- laboratuvar bulguları
- (Askeri) laboratory findings
- laboratuvar deneyi
- laboratory test
- laboratuvar hizmeti
- (Askeri) laboratory service
- laboratuvar numunesi
- (Tıp) laboratory sample
- laboratuvar testi
- (Askeri) laboratory test
- laboratuvar testleri
- (Tıp) laboratory
- laboratuvar asistanı
- laboratory assistant
- laboratuvar asistanı
- (Tıp) lab assistant
- laboratuvar cam malzemeleri
- (Tıp) laboratory glassware
- laboratuvar deneme odası
- (Çevre) laboratory test chamber
- laboratuvar değerlendiricisi
- (Ticaret) laboratory assessor
- laboratuvar değerlendirmesi
- (Ticaret) laboratory assessment
- laboratuvar eğitimi
- (Ticaret) laboratory training
- laboratuvar gözlemi
- (Pisikoloji, Ruhbilim) laboratory observation
- laboratuvar ile ilgili olma
- laboratorial
- laboratuvar incelemesi
- laboratory investigation
- laboratuvar iş akış sistemi
- laboratory work flow system
- laboratuvar kaynatma kabı
- laboratory boiling flask
- laboratuvar kumbanyosu
- laboratory sand bath
- laboratuvar muayeneleri
- (Tıp) laboratory examinations
- laboratuvar standardı
- laboratory standard
- laboratuvar teknikeri
- laboratory technician
- laboratuvar termometresi
- (Kimya) laboratory thermometer
- laboratuvar testleri
- (Hukuk) laboratory testing
- laboratuvar tezgahı
- lab bench
- laboratuvar tüpü
- (Tıp) slender laboratory tube
- laboratuvar vane cihazı
- (İnşaat) lab vane tester
- laboratuvar yöntemi
- (Pisikoloji, Ruhbilim) laboratory method
- laboratuvar önlüğü
- lab coat
- laboratuar
- lab
They are in a scientific laboratory.
-Onlar bilimsel bir laboratuardalar.
He requires that the laboratory exercises be handed in before the final exam.
-O, laboratuar çalışmalarının sınavı öncesinde teslim edilmesini şart koşuyor.
- tıbbi laboratuvar
- (Askeri) medical laboratory
- laboratuar
- laboratory
They are in a scientific laboratory.
-Onlar bilimsel bir laboratuardalar.
Fadil took the sample to his laboratory and analyzed it.
-Fadıl numuneyi laboratuarına götürdü ve onu analiz etti.
- labaratuvar
- Laboratory
- laboratuvarlar
- laboratories
- Uluslar arası Laboratuvar Akreditasyon İşbirliği Örgütü
- (Hukuk) International Laboratory Accreditation Cooperation (ILAC)
- birincil laboratuvar
- (Ticaret) primary laboratory
- ikincil laboratuvar
- (Ticaret) secondary laboratory
- iyi laboratuvar uygulamaları
- (Hukuk) good laboratuary practice (GLP)
- steril laboratuvar odası
- white room
- steril laboratuvar odası
- clean-room
İlgili Terimler
laboratuvar teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı
- Dil laboratuvarı
- Bilimsel ve teknik araştırmalar, çalışmalar için gerekli araç ve gereçlerin bulunduğu yer