Maaşını hemen ödedim.
- I paid his wages on the spot.
Her ay maaşımın %10'unu biriktirmeye çalışırım.
- I try to save 10% of my wages each month.
Yönetici ona iki haftalık ücreti avans verdi.
- The manager advanced him two weeks' wages.
Tom'un patronu ona bir haftalık ücreti avans verdi.
- Tom's boss advanced him a week's wages.
Günahın bedeli ölümdür.
- The wages of sin are death.
Günahın bedeli ölümdür.
- The wages of sin is death.
Ücretlerimin beşte biri vergilere gidiyor.
- One-fifth of my wages go to taxes.
Polisler daha yüksek ücretler talep ettiler.
- The policemen demanded higher wages.