Your car has a broken taillight.
- Arabanın bozuk bir kuyruk lambası var.
Tails are absent in some cats.
- Bazı kedilerde kuyruklar yok.
There was not a long queue at the bus stop.
- Otobüs durağında uzun bir kuyruk yoktu.
A long queue had formed in front of the shop.
- Mağazanın önünde uzun bir kuyruk oluşmuştu.
She played that tune on her grand piano.
- O ezgiyi kuyruklu piyanosunda çaldı.
The grand piano has no pedal at all.
- Kuyruklu piyanonun hiçbir pedalı yoktur.
The grand piano has no pedal at all.
- Kuyruklu piyanonun hiçbir pedalı yoktur.
She played that tune on her grand piano.
- O ezgiyi kuyruklu piyanosunda çaldı.
We were made to stand in line.
- Biz kuyrukta ayakta bekletildik.
I stood in that line for thirty minutes.
- O kuyrukta otuz dakika durdum.