I want to hug you and invite you to coffee this evening, how can I do that?
- Bu akşam seni kucaklamak ve kahveye davet etmek istiyorum, bunu nasıl yapabilirim?
Everyone needs a big hug.
- Herkesin büyük bir kucaklamaya ihtiyacı var.
It's crucial for my girlfriend to be a hugger.
- Kız arkadaşımın kucaklamayı seven biri olması çok önemli.
The little boy embraced his dog.
- Küçük çocuk köpeğini kucakladı.
The settlers embraced the Christian religion.
- Yerleşimciler Hıristiyan dinini kucakladı.
I won't ever try hugging Tom again.
- Tom'u tekrar kucaklamayı hiç denemeyeceğim.
When did you try hugging Tom?
- Tom'u ne zaman kucaklamayı denedin?
The girl hugged her doll.
- Kız, bebeğini kucakladı.
Tom wants to be hugged.
- Tom kucaklanmak istiyor.
Linda asked Dan to embrace her tightly.
- Linda, Dan'ın onu sıkıca kucaklamasını istedi.
Tom tried to embrace Mary.
- Tom, Mary'yi kucaklamaya çalıştı.
When did you try hugging Tom?
- Tom'u ne zaman kucaklamayı denedin?
I won't ever try hugging Tom again.
- Tom'u tekrar kucaklamayı hiç denemeyeceğim.