kuşanma

listen to the pronunciation of kuşanma
Türkçe - Türkçe
Kuşanmak işi
Kuşanmak
takmak
kuşanmak
Giyinmek
kuşanmak
Beline kuşak, kılıç, kemer gibi şeyler bağlamak
kuşanmak
Giyinmek: "Takkesini geçirmiş, entarisini kuşanmış, elma soyuyordu."- A. Gündüz
kılıç kuşanma
Tahta yeni çıkan Osmanlı padişahlarının İstanbul'daki Eyüp Sultan türbesine giderek törenle kılıç kuşanmaları
kuşanma