krater

listen to the pronunciation of krater
Türkçe - İngilizce
crater

His lumpy bed looked like the cratered surface of the moon. - Onun topaklı yatağı ayın kraterli yüzeyi gibi görünüyordu.

Curiosity has landed inside the Gale crater. - Curiosity Gale kraterinin içine iniş yaptı.

chimney
krater gölü
crater lake
İngilizce - İngilizce
An ancient Greek vessel for mixing water and wine
Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) Bak: Atmiye
Antik çağda su ile şarabı karıştırmakta kullanılan, geniş ağızlı, büyük boyutlu kap
Yanardağ ağzı
Yanardağların kraterinde suların toplanmasıyla oluşan göller
krater gölü
Krater gölü, yanardağların kraterinde suların toplanmasıyla oluşan göllere denir
krater gölü
Krater ağzında oluşmuş göl
krater

    Heceleme

    kra·ter

    Telaffuz

    Etimoloji

    [ 'krA-t&r, krä-'ter ] (noun.) circa 1736. Greek kratEr; more at CRATER.