korrigierend

listen to the pronunciation of korrigierend
İngilizce - Türkçe

korrigierend teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

corrective
düzeltici

Düzeltici lenslere ihtiyacım var. - I need corrective lenses.

Biz düzeltici önlemleri uygulamalıyız. - We must apply corrective measures.

corrective
(Tıp) Düzeltici, uygun hale getirici
corrective
(Tıp) korektif
corrective
(Ticaret) islah edici
correcting
{f} düzelt

Shishir son zamanlarda bir sürü cümle düzeltmektedir. - Shishir has been correcting a lot of sentences lately.

Bu metni neden düzeltiyorsunuz? - Why are you correcting this text?

correcting
cezalandırma
correcting
tashih etme
correcting
{i} düzeltme

Shishir son zamanlarda bir sürü cümle düzeltmektedir. - Shishir has been correcting a lot of sentences lately.

Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul. - He is busy correcting test papers.

correcting
(isim) düzeltme
corrective
{i} ıslah edici şey
corrective
çare
corrective
ıslah eden veya düzelten şey
corrective
{s} yatıştırıcı
corrective
{s} ıslah edici
corrective
(Tıp) bir ilacın hoşa gitmeyen tadını, kokusunu veya rengini düzeltici madde, diğer bir ilacın zararlı etkisini ortadan kaldıran ilaç
corrective
düzeltici ıslah edici