He was busy copying his friend's notebook.
- Arkadaşının defterini kopyalamakla meşguldü.
Copying is not theft.
- Kopyalamak hırsızlık değildir.
Could you please copy this report?
- Lütfen bu raporu kopyalar mısınız?
Please copy this page.
- Lütfen bu sayfayı kopyalayın.
Tom copied all the files on his internal hard disk to an external hard disk.
- Tom bilgisayarda bulunan dahili hard diskteki tüm dosyaları harici bir hard diske kopyaladı.
I copied a passage from the book into my notebook.
- Kitaptan bir pasajı defterime kopyaladım.
Don't duplicate this floppy.
- Bu disketi kopyalama.