Have you ever attended one of Tom's conferences?
- Sen hiç Tom'un konferanslarından birine katıldın mı?
He attends medical conferences.
- O tıbbi konferanslara katılır.
Many of the students felt that the professor should have spent more time preparing his lectures.
- Öğrencilerden çoğu profesörün konferanslarını hazırlarken daha fazla zaman harcaması gerektiğini hissettiler.
His lectures are very long.
- Onun konferansları çok uzun.
The room was jam-packed with reporters waiting for the press conference to begin.
- Oda basın konferansının başlamasını bekleyen muhabirlerle tıka basa doluydu.
She is working as a volunteer interpreter at the international conference.
- Uluslararası Konferansta gönüllü bir çevirmen olarak çalışıyor.
His last lecture at Waseda brought down the house.
- Onun Waseda'daki son konferansı evi aşağı indirdi.
The lecture started on schedule.
- Konferans vaktinde başladı.