koşma teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- {i} running
I'm not good at swimming any more than running.
- Yüzmede koşmaktan daha iyi değilim.
He goes running every morning.
- O her sabah koşmaya gider.
- racing
- run
He goes running every morning.
- O her sabah koşmaya gider.
Don't run around in the room.
- Odanın etrafında koşma.
- lit. free-form folk poem or song about love or nature
- running, run; ballad; stiffener, stay
- rush
- (Denizcilik) guy, stay
- trotting
- ballad
- stay
I don't know if I should stay or run.
- Kalmam ya da koşmam gerekip gerekmediğini bilmiyorum.
- running of
- koşmak
- run
Running is good exercise.
- Koşmak iyi egzersizdir.
I am tired from running fast.
- Hızlı koşmaktan yoruldum.
- koşma tarzı
- gait
- koşmak
- {f} to run
I had to run to catch up with Tom.
- Tom'a yetişmek için koşmak zorunda kaldım.
I had to run to the station.
- Ben istasyona kadar koşmak zorunda kaldım.
- koş
- {f} run
He goes running every morning.
- O her sabah koşmaya gider.
She goes running every morning.
- O her sabah koşmaya gider.
- şart koşma
- stipulation
- koşmak
- go in haste
- koşmak
- race about
- koşmak
- put to work
- koş
- {f} trotting
- koşmak
- lope
- koşmak
- put
- hızlı koşma
- sprint
- hızlı koşma
- dash
Tom currently holds the school record for the 100 yard dash.
- Tom şu anda 100 yarda hızlı koşmada okul rekorunu elinde tutuyor.
I must dash or I'll be late.
- Hızlı koşmalıyım yoksa geç kalacağım.
- koş
- hurry up!
- koş
- inspan
- koşmak
- leg
- koşmak
- clip
- koşmak
- scamper about
- koşmak
- course
- koşmak
- harness
- koşmak
- scamper
- koşmak
- yoke
- koşmak
- /ardından, peşinden/ to pursue, try to get. koşar adımlarla running, at a run. Koşar adım marş/ileri! Run! (command given to a physical education class)
- koşmak
- (arabaya) team
- koşmak
- scurry
- koşmak
- leg it
- koşmak
- to harness; to put to work
- koşmak
- (tempolu) jog
- koşmak
- rush
- koşmak
- career
- koşmak
- shin
- koşmak
- scour
- koşmak
- {f} trot
- kuru koşma
- (Bilgisayar,Teknik) dry run
- olmayacak şeyin peşinden koşma
- wild goose chase
- rahvan koşma
- amble
- tempolu ve yavaş koşma
- jogging
- uzun adımlarla koşma
- lope
- yavaş koşma
- dogtrot
- yiyecek peşinde koşma
- forage