knowledge of one's own thoughts or actions; consciousness

listen to the pronunciation of knowledge of one's own thoughts or actions; consciousness
İngilizce - Türkçe

knowledge of one's own thoughts or actions; consciousness teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

conscience
vicdan

Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir. - All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.

Tom'un temiz bir vicdanı var. - Tom had a clear conscience.

conscience
{i} vicdanlılık
conscience
conscience clause "vicdana riayet etmek şartıyla "manasında bir ant veya kanuna ilâve edilen cümle
of one's own
kendi
conscience
duyunç
conscience
bulunç
conscience
conscience vicdanı azap içinde olan
conscience
{i} inanç
conscience
conscience money vicdanı rahatlatmak için verilen para
of one's own
kendisinin
İngilizce - İngilizce
conscience
of one's own
belonging completely to yourself; "a room of one's own
of one's own
belonging to one, his, hers
knowledge of one's own thoughts or actions; consciousness